Yüce Allah: “Bir kavim kendini bozmadıkça Allah onları bozmaz.” (Rad, 13/11) diyor. Eğer bir toplum sahip olduğu yüksek manevi değerleri korursa Allah Teâlâ onları çöküşten korur. O halde yapılacak şey Müslüman toplumun kimliğini oluşturan manevi değerleri geliştirmek ve sağlamlaştırmaktır.

Acaba yöneticiler iyi ve dürüst olunca mı toplum sağlıklı ve iyi olur, yoksa halk iyi ve dürüst olunca mı yöneticiler adil ve ehliyetli olur? Bu sorunun cevabı yönetici halka göre, halk da yöneticilerine göre olur. Her ikisi de birbirini olumlu ve olumsuz yönde etkileyebilir.

İnsanlar her zaman layık oldukları yönetim tarzıyla yönetilirler, kendileri iyi olurlarsa yöneticileri de iyi olur, kötü olurlarsa yöneticiler de kötü olur. Zira yöneticiler halkın içinden çıkarlar ve onların bir parçasıdırlar. Tikel tümelin niteliklerini taşır. Bunun için,

“Kemâ tekûnû yuvella aleyküm” (Siz nasıl olursanız yöneticileriniz de öyle olurlar).

“A’malüküm ummalükum” (amelleriniz yönetcilerinizdir, onlar sizlerin eseridir)
 (bk. Acluni, I / 146; II / 127) denilmiştir.

Yüce Allah, “Davranışları sebebiyle zalimlerin bir kısmını diğer kısmına yönetici yaparız.” (En’am, 6/129) buyuruyor. Kötü toplumun yöneticisi kötü olur.

Ahirette cehenneme gönderilecek olan zalim ve kafir halk liderlerini, liderler de onları suçlayıp birbirlerini lanetleyeceklerdir (bk. A’raf, 7/39; Şuara, 26/99; Ahzab, 33/67).

“Haccac’a lanet olsun.” diyen birine Hasan Basri: “Böyle yapmayın. Çünkü o sizden biri olarak iş başına geldi. Eğer o azledilirse korkarım başınıza daha kötüsü gelir.” demişti.

Beyhaki, Ka’b’ın şöyle dediğini nakleder: “Allah her dönemin hükümdarını halkın kalbine göre gönderir. Onları düzeltmek isterse salih birini, helak etmek isterse kötü birini hükümdar olarak gönderir.” (bk. İsra, 17/16).

Halkın kötü yöneticileri iş başına getirmeleri Allah’ın onlara gazab etmekte olduğunun, iyi yöneticileri iş başına getirmeleri ise onlardan razı olduğunun işaretidir.

Hz. Peygamber (asm)’in duası: “Allah’ım merhametsizleri bize musallat etme.” (Tirmizi, Daâvât, 79).

Müslümanın Kötü Bir Yönetime Karşı Tavrı Nasıl Olmalı?

Müslümanın görevi toplumları ayakta tutan değerleri, özellikle ahlak kurallarını ve Allah korkusunu, hak ve hukuka saygıyı tabana yaymaktır. Toplumu düzlüğe çıkarmanın yolu budur. Düzelen bir toplumda ister istemez, yöneticiler de düzelir.

Toplumda yapılan kötülüklerin, haksızlıkların ve yolsuzlukların sorumlusu olarak sadece yöneticileri ve aydınları görmek yanlıştır. Kötü gidişattan herkes sorumludur. Zira bunda genel olarak herkesin az ya da çok payı vardır. İyileşmenin ve düzelmenin şerefi de hem yönetenlere, hem de yönetilenlere aittir. Zira toplum yöneteni ve yönetileni ile bir bütündür.

Mü’min toplum ve onun durumu konusunda iyimser olur. Geleceğin hayırlara vesile olacağını düşünür. Din bâkidir, diye inanır. Din düşmanları ne kadar çok, ne kadar zalim ve gaddar olurlarsa olsunlar zorbalıkla dini yok edemezler. Çünkü dinin sahibi ve koruyucusu Hak Teâlâ’dır. Mü’min en kötü şartlarda bile Allah’tan ümit kesmez, karamsarlığa düşmez.

İster dünya ölçeğinde, ister İslam âlemi ölçeğinde, ister millet ölçeğinde düşünün her şeyin az ve yavaş da olsa iyiye doğru gittiğini görürsünüz. Eğer bunu göremiyorsanız düşünüş biçiminiz ve bakış tarzınız yanlıştır. Toplumu ve yönetici sınıfını değiştirmeden evvel hatalı olan bakış açınızı değiştiriniz. Bu da bilgi ve kültürle, tarihten ibret almakla ve daha önemlisi bunlara ilaveten Hak Teâlâ’ya güvenmekle olur.

Toplumda bir hayli yolsuzluğun, kötülüklerin ve haksızlıkların olduğu doğrudur. Bunları azımsamak veya hafife almak da doğru değildir. Ama iyilerin ve iyiliklerin daha fazla olduğu da bir gerçektir.

Vitir namazı kılarken okuduğu duâda bir mü’min Allah Teâlâ’ya şöyle duâ eder:

“… Allah’ım, sana güveniyoruz, seni en mükemmel şekilde övüyoruz, sana şükrediyor, nankörlük etmiyoruz. Sana karşı günah işleyenleri terkediyor ve mevkilerinden alaşağı ediyoruz!”

Bir Müslüman yönetilenler kadar yöneticilerin de düzelmeleri için Allah’a duâ eder. Allah samimi duâları kabul buyurur.

“Allah’ım bize merhamet etmeyenleri bize musallat kılma!” (Prof. Dr. Süleyman Uludağ).

Kaynak: Sorularla İslamiyet

Ayrıca aklına takılan sorular veya merak ettiklerin için Sözler Köşkü YouTube kanalımıza göz atabilirsin.

Bazı Merak Edilen Sorular:

ZALİM YÖNETİME İSYAN CÂİZ MİDİR?

ALLAH’IN İYİ BİR ATEİSTİ DİĞER ZALİMLERLE AYNI CEHENNEME GÖNDERECEK OLMASI ADALETLİ OLABİLİR Mİ? İYİLİKLER YAPAN BİR ATEİST NEDEN KÖTÜ İNSANLARLA AYNI CEHENNEME GİDECEK?

KAFİR DOKTOR, KÖTÜ BİR HASTALIĞIN TEDAVİSİNİ BULUYOR. İYİLİĞE RAĞMEN ONA SONSUZ BİR CEHENNEMDE ZULÜM MÜ EDİLECEK?

YÖNETİCİLERİN ZULMÜ KIYAMET ALAMETİ Mİ?

ALLAH, NEDEN GÜNAHKÂR İNSANLARA BU DÜNYADA MAL MÜLK VERİYOR; HEDEFLERİNE ULAŞTIRIYOR?