İnsanları küçümseyen ve kusurlarıyla itham eden cümleler, “kınamak ve ayıplamak” manasını taşır. Kişinin başkalarında gördüğü bazı halleri veya kusurları ayıplaması, kendi nefsini o kusurdan veya o halden münezzeh görmesinden kaynaklanır. Kınamada ve ayıplamada gizli bir kibirlilik vardır. Halbuki hiçbir nefis hatadan ve kusurdan hâli değildir. Ayıplamada bir eziyet vardır.
Hz. Peygamber (asm), müminleri, insanlara yönelik her türlü eziyeti yasaklamıştır, bunu yapanları münafıklıkla vasıflandırmıştır: “Ey diliyle Müslüman olup da kalbine iman nüfuz etmemiş olan(münafık)lar! Müslümanlara eza vermeyin, onları kınamayın, kusurlarını araştırmayın. Zira, kim Müslüman kardeşinin kusurunu araştırırsa, Allah da kendisinin kusurlarını araştırır. Allah kimin kusurunu araştırırsa, onu, evinin içinde (insanlardan gizli) bile olsa rüsvay eder.” (Tirmizî, Birr 85).
Kur’an-ı Kerim’de Kınamak ve Ayıplamak Var mıdır?
Cenab-ı Hak, Kuran-ı Kerim’de kusur araştırmayı, suizanda bulunmayı yasaklamıştır:
“Hakkında bilgi sahibi olmadığın bir şeyin ardına da düşme. Çünkü kulak göz ve kalp bunların hepsi ondan mesuldür.” (İsra, 17/36)
“Ey iman edenler! Zannın çoğundan sakının. Zira zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin (kusurunu arayıp) tecessüs etmeyin, kimse kimseyi gıybet etmesin. Hanginiz ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır?..” (Hucurat, 49/12) İslam, kusurları örtmeye teşvik etmiştir.
Nitekim bir ayette şöyle buyurulur: “Müslümanların ayıplarını (ve gizli şeylerini) araştırmayın…” (Hucurât, 49/12)
Resulullah (asm) da bir hadiste: “Birbirinizin özel ve mahrem hayatını araştırmayın.” (Müslim, Birr ve Sıla, 30) diye buyurmaktadır.
Başka bir hadiste ise, başkalarının ayıp ve kusurlarını gizlemenin ne kadar önemli ve hayati olduğuna dikkat çekilmiştir: “Kim ayıp ve kusur görür de insanlara anlatmayıp gizlerse, sanki cahiliyette diri diri toprağa gömülmekte olan bir kızı hayata kavuşturmuş gibi sevap kazanmış olur.” (Ebu Davud, Edep 45).
Toplumu ve insanları kötülüklerden korumak için işlenen ayıpları örtmek, ahlâkî faziletlerin başında gelir. Böylece İslâm’ın övdüğü, Müslümanlarda bulunmasını istediği faziletlerden birisi de başkalarının ayıp ve kusurlarını örtmek ve gizlemektir.
Buna karşılık; bir Müslümanı küçük düşürmek, şahsiyetini lekelemek ve onu rezil etmek için ayıplarını araştırmak ve başkalarına anlatıp İslâm tarafından yasaklanmıştır.
Kınadığımız ve Ayıbını Konuştuğumuz Birinden Helallik Almak Gerekir mi?
Kınamak ve ayıplamak kişiyi sorumlu kılar. Bu sorumluluktan kurtulmak için, mümkünse, kendisini ayıpladığımız kimseden helallik dilemeliyiz, özür dilemeliyiz. Bazı alimlere göre ise, pişman olup istiğfarda bulunmak yeterlidir; çünkü durumu haber verip kınanan ve hakkında olumsuz konuşulan kimseden helallik dilemek, bir üzüntüye, bir dargınlığa sebebiyet vermiş olabilir.
Ancak o kimse bu durumdan haberdar olmuşsa, o zaman kendisinden özür dileyerek helallik istemek gerekir.
Yanımızdaki Kişi Başka Birisini Ayıplasa, Biz Nasıl Davranmalıyız?
Bu durumda, bu kişiye fırsat vermemek, münasip bir dille engellemek, bunu yapamıyorsa oradan uzaklaşmak gerekmektedir.
Bu konuda ölçümüz şu hadis-i şerif olmalıdır: “Sizden herhangi biriniz bir kötülük gördüğünde onu eliyle değiştirsin. Eğer buna güç yetiremezse diliyle değiştirsin. Buna da güç yetiremezse kalbiyle (buğz etsin). Bu ise imanın en zayıf mertebesidir.” (Müslim, Kitabu’l-İman, 78).
Allah da şöyle buyurmaktadır: “Siz, insanlar için çıkarılmış hayırlı bir ümmetsiniz; iyiliği emreder, kötülükten de sakındırır ve Allah’a iman edersiniz.” (Al-i İmran 3/110).
Kur’an’da “Birbirinizi ayıplamayın” (Hucurat 49/11) demektedir. Bunun manası, biriniz diğerinizi ayıplamasın demek olur; çünkü kardeşin kardeşi ayıplaması kendisine döner. Bu durumda ayıplayan kişi, dolaylı olarak ayıplanan durumuna düşer.
Kaynak: Sorularla İslamiyet
Ayrıca aklına takılan sorular veya merak ettiklerin için Sözler Köşkü YouTube kanalımıza göz atabilirsin.
Bazı Merak Edilen Sorular:
AHLAK İLKELERİ İLE İLGİLİ AYETLER HANGİLERİDİR?
PEYGAMBER EFENDİMİZİN AHLAKİ ÖZELLİKLERİ NELERDİR?
AHLAK DOĞUŞTAN MI GELİR SONRADAN MI KAZANILIR? DİN OLMADAN DA AHLAKLI OLAMAZ MIYIM, İLLA DİN Mİ GEREKLİ?
SEVGİLİLER GÜNÜ KUTLAMAK CAİZ Mİ?
ERKEK ARKADAŞIMA (SEVGİLİ DEĞİL) KONUŞMAK HARAMA GİRİYOR DİYORUM ANLAMIYOR. BEN Mİ YANLIŞ DÜŞÜNÜYORUM?
Yorumlar (0)