Farklı mezhepten kadın ve erkeğin evlenmesi caizdir. Kadın evlendikten sonra kocasının mezhebine geçmek zorunda değildir.

Örnek olarak Ehl-i sünnet hanımın Şii veya Alevi erkek ile evlenmesi:

Müslüman bir hanım ancak Müslüman bir kimse ile evlenebileceğinden, önce Müslümanı tanıtmamız lazımdır. Müslüman, İslâm dininin bütün kesin hükümlerini kabul edip hiçbirisini reddetmeyen kimsedir. Yani namaz, oruç, zekât, hac, abdest, gusül ve benzeri emirleriyle; zina, içki, faiz ve benzeri nehiyleri kabul edip onlara inanan kimsedir. Ama zikredilen şeylerin tümünü veya bir kısmını kabul etmeyen kimse Müslüman sayılmadığı gibi, onunla evlenmek de caiz değildir. Evlenme vaki olduğu takdirde evlilik hayatı gayri meşrudur. Bunun adı ister Sünni olsun, ister Alevi olsun, isterse Şii olsun.

Demek ki evlenmenin ölçüsü aynı mezhepten olmaktan ziyade İslâm’dır. Maalesef bugün yurt içinde veya dışında birçok Müslüman hanım, durumu sormadan ve İslâm’ın hükmünü öğrenmeden Müslüman olmayan kimse ile evlenip kendini kıyamete kadar Allah’ın lanetine müstahak eder.
(Halil GÜNENÇ, Günümüz Meselelerine Fetvalar, II / 119)

Kaynak: Sorularla İslamiyet

Ayrıca aklına takılan sorular veya merak ettiklerin için Sözler Köşkü YouTube kanalımıza göz atabilirsin.

Mezhepler Hakkında En Çok Merak Edilen Sorular:

MEZHEPLER VE FARKLILIKLARI NEDEN KAYNAKLANIR?

MEZHEPLERE TÂBİ OLMAYANLARIN DURUMU NEDİR AÇIKLAR MISINIZ?

YARA AKINTISI İLE ABDEST TÜM MEZHEPLERDE BOZULUR MU? PARMAKTA AKAN YARA VARSA ABDESTİ NASIL ALABİLİRİZ? YARA AKINTISI İLE KAN AYNI HÜKÜMDE MİDİR?

MEZHEPLERE GÖRE İBADET VE AMEL, İMANDAN BİR CÜZ MÜDÜR? AMEL VE İBÂDETİN, İMAN İLE İLGİSİ NEDİR?

MEZHEPLER GENEL OLARAK KAÇA AYRILIR?