İlgili ayetlerin meali: “Eğer böyle yapmazsanız (faizden vazgeçemezseniz) Allah ve Resulü tarafından size savaş açıldığını biliniz! Eğer faizcilikten tövbe ederseniz, sermayeleriniz sizindir. Böylece ne haksızlık eder, ne de haksızlığa uğrarsınız.” (Bakara, 2/279)

Bu ayetin muhataplarının kimler olduğu hususunda farklı iki görüş vardır.

Birincisi: Bu hitap faizi haram kabul etmeyen “faizle alışveriş arasında fark yok” diyen kâfirlere hitaptır. Buna göre bu ayette onlar iman etmeye ve faizin haram olduğunu kabullenmeye davet edilmiş, aksi takdirde kendileriyle savaşılacağı uyarısı yapılmıştır.

İkincisi: Ayetin muhatabı, faizcilikte ısrar eden müminlerdir. Bu takdirde söz konusu savaştan maksat, malum savaş değil, faizden dolayı hakkettikleri cezanın verilmesidir.

Ayetin nüzul sebebi daha çok Sakif ile Kureyş arasında, faizin yasaklanmasından önce varılan bir anlaşmanın hükümlerine yönelik olduğu bildirilmiştir.

Daha önce Hz. Peygamber (asm)’in de kabul ettiği bu anlaşmaya göre, Kureyşliler Sakiflilere olan faizden dolayı olan borcunu öderler fakat Sakifliler ise, bundan böyle Kureyşlilere faiz borçlarını ödemezler. Bu ayetteki ifadenin anlamı şöyledir:

“Ey Sakifliler! Siz imana girdiğinizi söylüyorsunuz. Öyleyse faiz artık yasaklanmıştır, sizin de bundan sonra faiz almamanız gerekmektedir. Eğer bunu yapmazsanız, daha önce olduğu gibi yine savaşa hazır olun.” Bu bir tehdittir. (bk. Razi, İbn Aşur, Bakara 279. ayetin tefsiri)

Denilebilir ki, genel olarak faiz suçunun cezası savaş değildir. Ayette “Allah ve Resulünün savaşı” ahiretteki ceza olarak da algılanabilir. Çünkü, faizle ilgili bir had cezası bildirilmemiştir. Demek ki cezası ahirettedir.

Faiz yiyenlerin ahiretteki hesaplarının çok şiddetli olduğunu vurgulamak adına “Allah ve resulü tarafından kendilerine savaş açıldığı” ifadesi kullanılmış olabilir. Nitekim rivayete göre, İbn Abbas şöyle demiştir: Kıyamet günü faiz kullananlara “Haydin harb için al silahını!”denilir. (bk. Suyuti, ed-Durru’l-Mensur, Bakara, 2/279. ayetin tefsiri)

Diğer ayetin meali:

“Allah ve Resulüne savaş açanların, (yol keserek terör eylemi yaparak) yeryüzünü ifsad etmek için koşuşanların cezası; öldürülmeleri veya asılmaları yahut sağ elleri ile sol ayaklarının kesilmesi yahut da bulundukları yerden sürülmelerinden başka bir şey olmaz. Bu onların dünyadaki rüsvaylığıdır. Âhirette ise onlara başkaca müthiş bir ceza vardır.” (Maide, 5/33)

Bazı tefsirlerde bu ayetin Bakara suresindeki ayetle birlikte nazara verilmesinin sebebi, icap ettiği takdirde müminlerle de savaşın / savaşla tehdit yapılabileceğini göstermektir. Yoksa, faiz kullananların yol kesicilerle aynı cezaya çarptırılacağı manasına gelmez. (krş. Razi, Bakara: 279. ayetin tefsiri)

Kaynak: Sorularla İslamiyet

Ayrıca aklına takılan sorular veya merak ettiklerin için Sözler Köşkü YouTube kanalımıza göz atabilirsin.

Bazı Merak Edilen Sorular:

NAMAZ DA İKEN GÜLMEK NEDEN ABDESTİ BOZAR?

DİŞ KANAMASI İLE ORUÇ BOZULUR MU?

HAKSIZ YERE YAPILAN BEDDUA KABUL OLUR MU?

CEMAATE SONRADAN DAHİL OLAN BİRİ NAMAZI NASIL TAMAMLAR?

DOĞUŞTAN ENGELLİ İNSANLARIN BİR SUÇU MU VARDI Kİ ÖYLE YARATILDILAR?