Savaş sırasında düşman tarafından esir edilen kız ve kadınlar “cariye” olarak alınır. Kölelik ve cariyelik İslam’ın getirmediği ama önce ıslah ettiği, zamanla tamamen kalkmasını hedeflediği bir statü idi. Dünya milletlerinin de aynı noktaya gelmeleri sonunda geri dönüşsüz olarak cariyelik tarihe karıştı. Hukuk itibariyle ganimet sayıldıklarından, İslâm devleti tarafından hizmetçiye ihtiyacı olan gazilere verilirdi. Azat edilmedikleri müddetçe de ticarî bir eşya gibi alınıp satılırdı. Artık o andan itibaren “cariye” ailenin bir parçası ferdi olarak kabul edilir, ona göre muamele görürdü. Cariyenin sahibi olan “efendi” onu şahsî hizmetlerinde ve ev işlerinde istihdam edebildiği gibi, isterse nikâh kıymaya ihtiyaç duymadan istifade edebilirdi. Bu durum her ne kadar ilk anda garip karşılanacak olsa da, tarihî şartları içinde bu gayet normal ve tabii karşılanırdı. Zâten ayrıca bu hususta Kur’ân’ın verdiği bir ruhsat da mevcuttur.
Mü’minûn sûresinin 5 ve 6. âyetlerinde bu ruhsat şöyle ifade edilir:
“O mü’minler ki, ırzlarını korurlar; ancak hanımlarına ve sahip oldukları cariyelerine karşı münasebetleri müstesnadır. Bunlarla olan münasebetlerinden dolayı kınanmazlar.”
Dinimiz her vesile ile kölenin hürriyetine kavuşturulmasını tavsiye etmiştir. Cariyenin de nikahlanarak ev hanımı yapılmasını teşvik etmiştir. Bir hadis-i şerifte Peygamber Efendimiz (asm) bu hususu şöyle ifade ederler: “Sizden cariyesi olan biriniz, onu en güzel bir şekilde terbiye eder, yetiştirir de sonra azat edip onunla evlenirse, onun için iki sevap vardır.” (Buharı, Itk: 15)
Tüm bu açıklamalara bakıldığında İslâm’ın köle ve cariyeleri ne kadar himaye ettiği, onların haklarını koruduğu açıkça görülecektir. Cariye sadece “kadınlığından istifade edilen” bir insan olarak da görülmemektedir. O aynı zamanda evin bir ferdi, ailenin bir parçasıdır. Ailenin, hanımından sonra evin en sorumlu kadınıdır.
Kaynak: Sorularla İslamiyet
Ayrıca aklına takılan sorular veya merak ettiklerin için Sözler Köşkü YouTube kanalımıza göz atabilirsin.
Bazı Merak Edilen Sorular:
CARİYE İLE İZİNSİZ İLİŞKİYE GİRMEK GÜNAH OLMAZSA, RAZI OLMADIĞI İÇİN BUNDAN ACI DUYMASI, ZULMETMEYİN EMRİNE AYKIRI OLMAZ MI?
ALINAN BİR EŞYAYI BİRAZ KULLANDIKTAN SONRA, ONU MUHTAÇ OLAN BİR KİŞİYE VERMEK SADAKA OLUR MU?
BİNLERCE YIL ÖNCE ÖLEN BİRİYLE YENİ ÖLEN BİRİNİN KABİR AZABI AYNI MIDIR?
VESVESELERİM VAR KURTULMAK İÇİN NE YAPABİLİRİM?
ÇALIŞMA ŞARTLARINDAN DOLAYI NAMAZ KAZAYA BIRAKILIR MI?
Yorumlar (0)