Bir Müslümanın, tabi olduğu mezhebin görüşlerine göre amel etmesi esastır. Bu nedenle zaruret olmadıkça, kendi mezhebine göre amel edilmesi gerekir.
Bir mezhepten diğerine tamamen geçmek mümkün olduğu gibi, kendi mezhebinde çıkış yolu bulamayan bir kimse o konuda diğer mezhebin içtihadına, görüşüne göre amel edebilir; bu caizdir. Fakat bu taklit keyfi ve nefisten gelen bir arzu ile olmamalıdır; bir zaruret ve maslahata göre yapılmalıdır.

Mezhepler Arası Taklitte Dikkat Edilmesi Gerekenler?

Birincisi: Bir ibadet veya muamele başka bir hak mezhebe göre taklit edilecekse, o ibadet veya muamelenin daha önce yapılmamış olması gerekir. Meselâ, Şâfiî mezhebine mensup olan bir kimse, namaza başlamadan önce hanımına eliyle dokunduğunu namazı kıldıktan sonra hatırlasa; sonra da, “Nasıl olsa abdestim Hanefi mezhebine göre tamamdır” deyip o meselede Hanefi’ye tabi olsa, namazı sahih olmaz.

İkincisi: Taklit eden kimse, her mezhepten kolayına geleni seçip ona göre amel etme gibi bir yola girmemelidir. Böyle bir hareket, farklı mezheplere göre birbirine zıt konuları bir arada yapma sayılır ki, buna “telfik” denir. Telfik ise caiz değildir. Meselâ, abdestini Hanefi mezhebine göre alan kimsenin, niyet etmese de abdesti tamamdır. Çünkü bu mezhebe göre niyet abdestin farzlarından değildir. Fakat bu kişinin aynı mezhebe göre başının dörtte birini mesh etmesi lâzım gelirken, bu hususta Şâfiî mezhebine uyarak başının dörtte birinden azını mesh ederse, bu abdest tamamlanmış sayılmaz. Böyle bir davranış “telfik” sayılacağından caiz değildir (İbni Âbidîn, Reddü’l-Muhtar, Beyrut, İhyâü’t-Türâsi’l-Arabî 1:51; es-Seyyid Ebî Bekir. İânetü’t-Tâlibîn, Beyrut, İhyâü’t-Türarâsi’l-Arabî, 4:219).

Üçüncüsü: Bir meselede bir mezhebi taklit edebilmek için, o meselede, o mezhebin bütün şart ve vaciplerini bilmek gerekir. Mesela, Hanefi olan birisi, abdest hususunda Şafiî mezhebini taklit edecekse, abdestin şart ve vaciplerini Şafiî mezhebine göre bilmesi ve onlara riayet etmesi gerekmektedir.

Dördüncüsü: Keyfi olarak ve kolayına geldiği için değil, meşru bir sebepten dolayı taklit etmesi gerekir. Yoksa sadece kolayına geleni seçmek ve mezheplerin kolay hükümlerini cem etmek, caiz olmayıp; şer’an yasaktır.

Netice olarak şöyle diyebiliriz: Bir mezhepten diğerine geçiş, kişinin muhtaç olduğu bir meselede, o mezhebi taklit etmek suretiyle olursa, bunda beis yoktur ve caizdir. Hac ve umre yapan Şafiîlerin, abdestte Hanefileri taklit etmesi gibi. Çünkü tavaf ve say vazifelerinin abdestli yapılması gerekir. Şafiî mezhebinde ise kadına dokunmak ile abdest bozulur. O kalabalıkta, farkında olmadan kadına dokunmak mümkün, hatta kaçınılmazdır. Her dokunuşta abdest almanın zahmetinden dolayı, Şafiler bu ibadeti yaparken Hanefileri taklit edebilirler.

Kaynak: Sorularla İslamiyet

Ayrıca aklına takılan sorular veya merak ettiklerin için Sözler Köşkü YouTube kanalımıza göz atabilirsin kardeşim.

Mezhepler Hakkında En Çok Merak Edilen Sorular:

MEZHEPLERE TÂBİ OLMAYANLARIN DURUMU NEDİR AÇIKLAR MISINIZ?

KENDİ MEZHEBİNDE ÇIKIŞ BULAMAYAN BİR KİMSE BAŞKA MEZHEBİ TAKLİT EDEBİLİR Mİ?

EHL-İ SÜNNETİN TEMEL ESASLARINI SÖYLER MİSİNİZ?

BİR MEZHEBE NE GEREK VAR?

MEZHEP DEĞİŞTİRMEK CAİZ MİDİR? MEZHEP DEĞİŞTİRMEK İÇİN NE YAPMAK GEREKİR?