Peygamberimiz (asm) İslamiyet gelmeden ve peygamber olmadan önce, Hz. İbrahim Aleyhisselâm’ın Hanif dinine göre bir hayat sürüyordu; ancak bu ibadetin nasıl ve ne şekilde olduğuna dair fazla bir bilgiye sahip değiliz.

Bununla beraber hayatı boyunca hiçbir zaman putlara tapmaması, daima bir olan Allah’a inanıp ona yalvarması, belli günlerde Hira dağına çıkıp tefekkür ve zikir ibadetinde bulunması, bu yansımanın birer örneğidir.

Hazret-i İbrahim Aleyhisselâmın, Arabistan’da çok perdeler altında cereyan eden Hanif dininden geriye kalanlar vardı. Peygamber Efendimiz (asm) bunlarla amel ediyordu; ancak bunu yapmaya mecbur ve mükellef değildi. Kendi ihtiyarıyla farz olmaksızın ibadet ederdi. Peygamberler (aleyhimüsselâm), gerek vahiy sonrası gerekse öncesinde küfür (inkâr) ve şirk günahından masumdurlar. Bu konuda bütün Müslümanların ittifakı/icmaı vardır.

Özetle söylemek gerekirse; Peygamberimiz (asm) İslamiyetten evvel ve peygamber olmadan, yine hak dinin vecibelerini yaşayan muvahhid ve abid bir insandı. Hz. İbrahim’in dininin devamcısı idi. Fakat mecburiyet altında değil, iradesi ile ibadet ederlerdi. Bunda bütün tarih ve siyer kaynakları müttefiktir. Devamlı olarak Hira mağarasına çekilir; ibadet ve dua ederdi. Hatta ilk vahiyde böyle bir ibadet zamanında gelmiştir.

Kaynak: Sorularla İslamiyet

Ayrıca aklına takılan sorular veya merak ettiklerin için Sözler Köşkü YouTube kanalımıza göz atabilirsin.

Bazı Merak Edilen Sorular:

MELEKLERİ NEDEN GÖREMİYORUZ?

KADININ NAMAZDA ERKEĞİN HİZASINDA OLMASI, ERKEĞİN NAMAZINI BOZAR MI?

ÜÇ MAAŞ GELİRİ OLANLAR KURBAN BAYRAMI’NDA BİR KURBAN KESMEKLE İBADETLERİNİ YERİNE GETİRMİŞ OLUR MU?

KADININ BAŞINI AÇMASI ABDESTİ BOZAR MI?

SAKAL BIYIK EKTİRMEK CAİZ Mİ?