Kadının bu gibi vazifelerde bulunması normal hallerde olmaz, zaruret halinde olabilir.

Savaşta kadınların hizmet etmesi konusuna gelince:

Hz. Peygamber (asv)’in beraberinde ensar kadınları gazveye giderlerdi. Hastalara su verir, yaralıları tedavi ederlerdi.(1)

Hz. Peygamber (asv), Ümmü Süleym’i beraberinde ensardan kadınlar olduğu halde gazveye götürdü. Onlar su içirir, yaralıları tedavi ederlerdi.(2)

İslam tarihinde pek çok kadın savaşa iştirak etmiştir(3). Mesela Uhud Savaşı’nda hem Mekke hem de Medine ordusunda bulunan kadınlar savaşa katılmışlardır. Yine bu savaşta Müslüman kadınlardan Ümmü Ümare, bir erkek gibi çarpışmış ve gösterdiği kahramanlık Hz. Peygamber (asv9’i hayran bırakmıştır (4). Gerek Uhud ve gerekse bundan sonraki diğer savaşlarda kadınlar, geri hizmetlerinde bulunmuşlar; yemek pişirmek, su taşımak, silah taşımak ve temizlemek, savaşan erkekleri teşvik etmek gibi görevler üstlenmişlerdir. Bunların yanında bazı Müslüman kadınlar, özellikle yaralanan askerleri, hastaları ve ölenleri bulundukları yerden başka bir yere naklederek yaralı olanların yaralarını sarmışlar ve bakımlarını yapmışlardır (5).

Örneğin Ümmü Atiyye, Resulullah (asv) ile birlikte yedi savaşa katıldığını, geri hizmetleri gördüğünü, ordunun yemeğini yaptığını, yaralıların yaralarını sardığını ve çok yaralılara da hizmet verdiğini söylemektedir. (6).

Hendek Savaşı’nda Sa’d b. Muaz, atılan bir okla kolundan yaralanmış ve durumu ağırlaşmıştır. Hz. Peygamber (asv), Mescid-i Nebevi’nin içine bir çadır kurulmasını ve onun o çadıra yerleştirilmesini emretmiş ve yanında Rufeyde adından bir kadını hastabakıcı olarak tayin etmiştir (7). Yine bu kaynakların verdiği bilgiye göre Rufeyde’nin bu işlere eli yatkın olduğu anlaşılmaktadır. Zira onun yaraları tedavi ettiği nakledilmektedir (8).

Bu rivayetlerden de anlaşılacağı üzere, özellikle savaş zamanlarında kadınların savaşta aktif görev almaları caizdir. Ancak kadının tesettürüne dkkat etmesi, yabancı erkeklerle aynı ortamda yalnız kalmaması gibi hususlara dikkat edilmelidir.

Dipnotlar:

1- Heysemî, V/324 (Taberânî, Ümmü Süleym’den)
2- Müslim ve Tirmizî (Enes’ten)
3- Müslim, Cihad, 47; H.N. 1810; İbn Mace, Sünen, H.N. 2856
4- M.Hamidullah, İslam Peygamberi, çev. Said Mutlu, İstanbul 1972, I, 166-167
5- Buhari, Sahih, 56/67, 68; Müslim, Cihad, 32/47; İbn Mace, Sünen, H.N. 2856
6- İbn Mace, Sünen, H.N. 2856
7- Buhari, Edebu’l-Müfred, çev.Fikri Yavuz, İstanbul 1975, XI, 491; İbn Hişam, es-Sire, Mısır 1355, III, 250
8- İbn Hişam, es-Sire, Mısır 1355, III, 250

Kaynak: Sorularla İslamiyet

Ayrıca aklına takılan sorular veya merak ettiklerin için Sözler Köşkü YouTube kanalımıza göz atabilirsin 🙂