Bu hususta Allah Rasulu (asm)’nun ifadeleri aynen şöyledir: “Sizden hiç kimse, maruz kaldığı bir zarar sebebiyle, ölümü temenni etmesin. Mutlaka onu yapmak mecburiyeti hissederse, bari şöyle söylesin: ‘Rabbim! Hakkımda hayat hayırlı ise yaşat. Ölüm hayırlı ise canımı al.’ “ (Buhari, Merda, 19)
1. Hadiste Rasulullah (asm)’ın ilk muhatabı, ashab-ı kiram ise de kıyamete kadar gelecek bütün Müslümanlar aynı şekilde muhatap olmaktadırlar, yani yasak hükmü bütün Müslümanlar için her zaman geçerlidir.
2. Hadiste konu edilen “zarar” için, âlimlerin çoğu “dünyevi zarar” demiştir. Buna göre, kişi “dinde fitneye düşmek” gibi dini bir zarar söz konusu olacaksa, böyle bir durumda ölümü istemek günah olmaz.
Ölüm Temennisi İle İlgili Ayet Var mı?
Bu konuya temas eden âlimler, ölüm temennisiyle ilgili, Kur’ân’dan da iki âyet gösterirler:
1. Hz. Yusuf’un duası: “… Benim canımı Müslüman olarak al ve beni sâlihlere dâhil eyle.” (Yusuf, 12/101).
Hz. Yusuf (as) bu duayı, dünyevî nimetlerin zirvesine ulaşınca yapmıştır.
2. Hz. Süleyman’ın duası: “Rabbim!… Rahmetinle beni iyi kullarının arasına koy.” (Neml, 27/19).
Buharî’de kaydedilen Resûlullah (asm)’ın bir duası da şöyledir: “Allah’ım, beni affet, bana merhamet buyur ve beni Refik-i Ala’ya / Yüce Dost’a ulaştır.”
Bu duaların ölüm geldiği ana mahsus olduğu belirtilir, yani bu dualarda ölümün âcilen gelmesi istenmiyor, “öleceğimiz vakit hayırlı bir sonla hayatımız kapansın, öbür dünyada salihlerle birlikte olalım” temennisinde, duasında bulunuluyor, denmiştir. Ayrıca, “Dualarda ölüme yer verilmesi, ölmeyi istemek değil, ölüm hâdisesini zihinde canlı tutmak, unutmamak içindir.” şeklinde açıklama da yapılmıştır.
Hz. Peygamber (asm), hayatın mü’minler için ölümden hayırlı olduğunu söyler: “Sizden kimse ölümü temenni etmesin. Muhsin (iyi amel üzere) ise hayır cihetiyle artacağı umulur. Kötü amel işliyorsa, kötülükten dönüp Allah’ın rızasını arayacağı ümid edilir.”
Mamafih, iyilerin de bozulma ihtimali olsa da bunun istisna olduğu, aslolanın, Resûlullah (asm)’ın buyurduğu gibi, yaşamanın daha hayırlı olacağı belirtilmiştir. Şu halde ölüm, hayırlı amellerin, sevabın son bulmasıdır. Öyle ise ölüm temenni edilmemelidir.
Ölümü İstemek Niçin Yasaklanmıştır?
İslâm inancına göre, ecel kaderle bağlıdır, dua ve temenni ile değildir. Kişinin eceli gelince, istese de istemese de, ne uzar ne kısalır (Yunus, 10/49, Nahl, 16/61). Şu halde ölümü temenni etmek veya etmemek, ahlakî bir yöne sâhip, bir müminlik edebidir. Bu açıdan ölümü temennî etmede iki mühim ahlâkî sakınca görmek mümkündür:
1) Kadere karşı bir itiraz söz konusu olabilir.
2) Gayesi çeşitli hallerle imtihan olan hayat vazifesinden kaçmak olabilir. Bu ise meskenettir, kişiyi ruhen yıkmaktır. Kur’ân-ı Kerim, maldan, candan, meyvelerden eksiltmeler, musibetler ve korkularla imtihan edilmek üzere insanın yaratıldığını bildirmekte (Bakara, 2/155; Mülk, 67/2) bu imtihanı kazanmak için sabır tavsiye etmektedir. Resûlullah (asm) “yarın kıyametin kopacağını bilse bile bugün elindeki filizini dikmeyi” emretmektedir.
Böylesi bir hayat anlayışı getiren İslâm dininin diğer taraftan, dünyevî, maddî musibetler sebebiyle ölümü temenni etmeyi uygun görmesi mümkün değildir. Bu durumlarda ölümü temenni etmenin meşru olması, hayatın musibetleri karşısında mukavemet gücünü kırıcı olurdu.
Ölüm acıdır. Hayatta olmak ahirete daha iyi hazırlanma imkan ve fırsatını verir. Bunun için ölüm arzu edilmez. İşte bundan dolayı Peygamberimiz: “Ölümü temenni etmeyin” buyurmuştur. Şiddetli ağrılar ve sancılar içinde kıvranan bir hasta, düşkün ve bakacak kimsesi olmayan bir kişi şöyle dua edebilir: “Allah’ım! Bana yaşamak hayırlı ise hayat ver, ölüm hayırlı ise canımı al.” (Müslim, Zikr, 10) Can çekişmek, ruh teslim etmek, ölüm sarhoşluğu (sekeratu’l-mevt) zordur. Mümin bunu Allah’tan bilir ve sabreder. Eğer bu elem ve ızdıraba sabrederse günahları silinir, derde sabretmek günahlara keffaret olur (Ebu Davud, Cenaiz, 1, 3).
Kaynak: Sorularla İslamiyet
Ayrıca aklına takılan sorular veya merak ettiklerin için Sözler Köşkü YouTube kanalımıza göz atabilirsin.
Ölüm Hakkında En Çok Merak Edilen Sorular:
ÖLÜM ANINDA ŞEYTAN GÖRÜLEBİLİR Mİ?
ÖLÜMDEN SONRA ÖLÜM VAR MI? RUHUMUZ DA ÖLÜP DİRİLECEK Mİ?
EN ÇOK BİLİNEN ÖLÜM RESEPTÖRLERİ NELERDİR?
ÖLÜMDEN SONRA CESEDİMİZ ÇÜRÜDÜĞÜNE GÖRE NASIL TEKRAR TOPARLANACAK VE DİRİLECEĞİZ?
NEML SURESİ 21. AYETE GÖRE HAYVANLARA ÖLÜM CEZASI VERİLEBİLİR Mİ?
Yorumlar (0)